FARKI YAKALAMAK
Yaratıcılık olaylara yeni bir gözle ve farklı açılardan bakmak, birbiri ile ilgili görünmeyen konular arasında beklenmedik ilişkiler görmek, bağlantılar kurmak ve etkili sonuçlar çıkarmaktır. Önceden var olan iki fikri önceden var olmayan bir biçimde bir araya getirmektir. İlham verici bir kitap okurken yazara kurduğu cümlelerden dolayı hayranlık duyarız. Ancak o cümleleri oluşturan kelimeler daha önce çoğu yerde kullandığımız, okuduğumuz kelimelerdir. Yazar sadece daha önce bir araya getirilmemiş şekilde kelimeleri bir araya getirmiş, aralarındaki yaratıcı bağlantıyı kurmuştur. Herkes doğuştan belli ölçüde yaratıcılık yeteneğine sahiptir ve bu yetenek çeşitli pratiklerle zamanla geliştirilebilir. Aslında günlük hayatımızda birçok alanda farkında olmadan yaratıcılığımızı kullanırız. Giysilerimizi seçerken, yemek yaparken, iş veya özel hayatımızda karşılaştığımız problemlere çözüm ararken? Oysa yaratıcılık denildiğinde çoğumuzun aklına gelen şey muhtemelen deha bir performans ya da parlanan bir andır. Buradan hareketle yaratıcı insanların aynı zamanda genetik olarak şanslı, zeki ve özel ortamlarda yetişen insanlar olduklarını varsayarız. Ancak bu düşünceler gerçeği yansıtmamaktadır. Yaratıcılık doğası gereği araştırdığımız, düşündüğümüz, ürettiğimiz, denediğimiz, gerektiğinde risk aldığımız aynı zamanda keyif duyduğumuz bir süreçtir. Dolayısıyla bizi çözüme ulaştıracak ampulün yandığı o andan ibaret değildir. Yaratıcı olduğunu düşündüğümüz insanların hayatlarına baktığımızda bu sonuca rahatlıkla varabiliriz.
Yaratıcı bir insan deyince aklınıza nasıl biri geliyor? Yaratıcılığın hepimizde doğuştan belli ölçüde var olduğu bilgisinden yola çıkarak bu soruya vereceğimiz cevap elbette çocuklar olacaktır. Onlar yeni şeyleri keşfetme, alakasız gibi görünen şeyleri birbiriyle ilişkilendirme, merak ettikleri noktaları ifade etme noktasında yetişkinlerden daha cesurlardır. Ama bizler büyüdükçe ?o öyle olmaz, bu böyle yapılmaz, saçmalama? gibi söylemlerden etkilenip yaratıcılık yeteneğini toprağın altına gömeriz. NASA tarafından yapılan ve bireylerdeki yaratıcılığı ölçen bir araştırmada, küçük yaşlardaki bireylerin yetişkinlere oranla yaratıcılık yeteneğinin ciddi manada yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Peki toprağın altına gömdüğümüz yaratıcılığımızı tekrar ortaya çıkarabilir miyiz? Bunun için yapılması gereken ilk şey bir şeyler yapmaya başlamak. Ancak toz toprakla, pislikle uğraşmaya kendinizi hazırlayın çünkü harekete geçtiğinizde ilk üreteceğiniz şeyler muhtemelen çöpten ibaret olacak. Bu noktada kendinize dahi kulak asmadan yola devam etmelisiniz. Çünkü bir zaman sonra bakacaksınız ki çıkardığınız onca toz toprağın içinde işe yaracağını düşündüğünüz parıldayan bir şeyler var. İşte o yaratıcılığınızın göstergesi olacak.
Yaratıcılık bir anda aklınıza gelen fikirlerden ibaret değildir; bir süreçtir. Yaratıcı olduğunu düşündüğümüz insanların hayatlarına baktığımızda hiçbiri durup dururken ya da tesadüfen üretmemişlerdir. Yıllarca düzenli olarak çalıştıktan sonra bir şeyler ortaya çıkarmışlardır. Bu süreçte bazen hayal kırıklığına uğramış, fikirleri fayda yerine zarar getirmiş ya da cesaretleri kırılmış olabilir. Yılmadan denemeye devam etmek ise işin püf noktası. Dolayısıyla sabırlı bir şekilde bu süreci yürütmek önemlidir. Sonraki adımda ise yapmanız gereken ürettiğiniz değerli fikirlerle bir adım atmak, o adımı tamamlamak ve bunu diğerleriyle paylaşmak. Yaratıcılık yeteneğini toprağın altına gömmemizin sebebi nasıl ki çevremizdeki insanların söylemleri ise onu yeniden ortaya çıkarmak için yardımcı olacak olan yine çevremizdekilerin yorumlarıdır. Teknolojinin gelişmesi ile artık farklı alanlarda paylaşım yapmak için kullanılan birçok uygulama ve internet sitesi mevcut olup size bu noktada yardımcı olacaktır. Son olarak size tavsiye edeceğim şey bir şeylere inanmak. Doğaya, karmaya, kadere ya da kendinize. Ne olursa olsun bir şeylere inanmanız gerekiyor çünkü inancınız yaratıcılık sürecinde güdüleyici bir etki yaratacak ve süreci sizin adınıza daha anlamlı kılacaktır. Yeniden çocuk olmak için merak etmeyi, sorgulamayı, ?saçmalamayı? ve cesaretinizi korumayı unutmayın.