Kahve artık hepimizin günlük hayatının bir parçası olmuş durumda. Sabah uyandığımızda kendimize gelebilmek için bir filtre kahve, öğlen arkadaşlarımızda Starbucks’ta verdiğimiz iş molaları, akşam günün yorgunluğunu atmamızı sağlayacak mis gibi bir Türk kahvesi… Kahve içmek için hep bir bahanemiz vardır. Kışları kahve sıcağı ile ısınırken yazları soğuk kahveleri içer, serinleriz. Yani hiçbir koşul bizi biricik kahvemizden ayırmaya yetmez.
Çok sevdiğimiz kahvenin bizde etki etmesini sağlayan temel yapısını kafein oluşturur. Kafein tüketimi aynı sigara ve alkolde olduğu gibi bağımlılık yapar. Kafeinin hem fizyolojik hem psikolojik olarak birçok etkisi vardır. Bu etkiler bizim için hem iyi hem de kötü yönden olabilir. Bu da ne kadar bilinçli tüketiciler olduğumuzla alakalı olarak değişir.
Kahve içmenin psikolojimiz üzerinde etkileri olduğunu söyledik. Peki, bu etkiler nelerdir? Öncelikle pozitif etkilerine bakmak gerekirse kahve depresyona karşı koruyucudur. Depresyon günümüzde görülen en büyük psikolojik rahatsızlıkların başında geliyor. Kararında içeceğiniz günlük kahve miktarı depresyona girme olasılığınızı azaltacaktır. Hatta kokusu bile bazen sizi yatıştırmaya yetecektir. Arkadaşlarınızla birer bardak kahve için girdiğiniz kafede burnunuza gelen kahve kokusuyla rahatladığınızı anımsayabiliyorsunuz, değil mi? Bunun dışında görülüyor ki belli miktarda abartıya kaçmayan kahve tüketimi hafızayı güçlendirici etkiye sahip. Eğer bir sınavınız varsa 1 fincan kahve içmek sizin çalıştıklarınızı aklınızda daha iyi tutabilmenizi sağlayacaktır.
Kahvenin iyi etkileri vardır ancak gereğinden çok içtiğimizde bu durum değişir. Ne kadar kahve, o kadar enerji mantığı ile çok kahve tüketen insanları maalesef ki birçok ruhsal sorun bekliyor. Kahve tüketiminde abartıya kaçmak öncelikle stres hormonunda artışa sebep olacağından çok kahve tüketen kişiler stresli ve aşırı sinirli bir halde kendini bulacaktır. Bu kişiler belki de normalde kızmayacağı bir duruma aşırı tepki gösterebilir. Aynı zamanda bu durumuykusuzluk yapar ve ertesi gün yorgun olmamıza sebep olur. Bunlar dışındaysa düzensiz konuşmaya, el ayak titremesi gibi durumlara neden olarak günlük hayatımızda sorunlara yol açar ve bu da yine kişinin öfkelenmesine yol açar.
Eğer kahvenin üzerimizde böyle etkileri varsa bizim de tükettiğimiz kahve miktarını ayarlamamız gerekmektedir. Sağlıklı olabilmek için günlük önerilen kafein miktarı 400 mg’dır. Günde 1 gramdan fazla kafein tüketmek baş ağrısı, kalp çarpıntısı yapar; 10 gramdan fazlası ölümcüldür. Yani her şeyde olduğu gibi kahve için de diyebiliriz ki azı karar, çoğu zarar. Sizler de bu yüzden günlük kahve tüketiminize dikkat etmelisiniz. Sağlık dolu bir yaşam dilerim…